DİĞER ÜCRETLİLERİ ENGELLİ İNDİRİMİNDEN YARARLANDIRMAMAK HAKSIZLIK DEĞİL Mİ?
Engellilik indirimi GV.Kanunun 31. Maddesinde belirlenmiş ve bu maddeye göre çalışma gücünün asgari %80 ni kaybetmiş bulunan hizmet erbabını birinci derece, asgari %60 nı kaybetmiş bulunan hizmet erbabını ikinci derece, asgari %40 nı kaybetmiş bulunan
hizmet erbabını ise üçüncü derece engelli olarak saymış ve engellilik dereceleri itibariyle belirlenen aylık tutarlar hizmet erbabının ücretlerinden indirilir denmiştir. Burada brüt ücret veya net ücret tarifi yapmamıştır.
Buna göre,
Birinci derece engelliler için bu tutarlar 2020 yılı için 1.400 TL.
İkinci derece engelliler indirimi 790 TL.
Üçüncü derece Engelliler için ise bu rakam 350 TL. olarak belirlenmiştir.
Bu rakamları göz önüne aldığımızda;
Birinci derece engelliler için 1.400*0,15= 210 TL,
İkinci dereceli engellilerden ise 790*0,15= 118,5 TL.
Üçüncü dereceli engelliler ise 350*0,15= 52.5 TL.
aldıkları aylık ücretlerden daha az vergi ödeyeceklerdir. Şimdi ana yazımızın konusuna yani gerçek ücretliler engelli indiriminden yararlanırken Maliye Bakanlığının diğer ücretliler rehberinde de belirttiği gibi diğer ücretliler neden engelli indiriminde yararlanamayacaklardır. Diğer ücretliler bu gün için yanında çalıştıkları işverenden bile daha fazla vergi ödemektedirler. Diğer ücretliler sanki işveren yanında ücretle çalışıyorlarmış gibi, Onlar bu konuda mahrum bırakılmaktadırlar. Madem Engelli indirimi 31. Madde de belirttiği gibi hizmet erbabının ücretlerine uygulanıyor o zaman diğer ücretliler hizmet erbabı
kapsamında düşünülmüyor mu?
Öncelikle Ücret tanımı GV.kanununun 61. Maddesinde işverene tabi ve belirli bir iş yerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilen menfaatlerdir olarak tanımlamış, 5510 Sayılı Kanunun 3.maddesinin 12 nolu
bendine göre sgk. Açısından ücreti 4. Maddenin (a) bendi kapsamında sigortalı sayılanlara saatlik,günlük,haftalık veya yıllık olarak para ile ödenen ve süreklilik niteliği taşıyan brüt tutar olarak tanımlamış yukarıdaki iki ayrı kanunu incelediğimizde sonuçta bir işverene bağlı çalışma şartı ve işverenin de buna karşın bir para ödeme şartı taşımaktadır. Diğer ücretlileri 4/a kapsamında sigortalı olarak bildirmiyor muyuz?
Ayrıca , Diğer ücretlilerin hizmet erbabı sayıldığı yine GV.kanununun 64. Maddesinde açıkça belirtilmiştir. Hizmet erbabı kabul ettiğiniz çalışanınızı hizmet akdine dayalı yani 5510 sayılı kanunun 3. Maddesinin 11. Bendindeki iş sözleşmesi akdine bağlı olarak da çalıştırmak zorundasınız.
Bazı arkadaşlarımız gerçek ücretle diğer ücretleri birinin brüt ücret diğerinin safi ücretleri bakımından birbirinden ayrılması gerektiği ve bu nedenle de engelli indiriminden sadece gerçek ücretlilerin yararlandırılmasının doğru bir işlem olduğunu düşünse de yukarıda kanuni tanımlarını tarif ettiğim gibi burada engelli indiriminin hizmet erbabının ücretlerinden indirileceği ve hem ücretin gelir vergisi kanunu hem de 5510 sayılı Sosyal Sigortalar kanunu kapsamında aynı özelliği taşıdığını ve her iki yasada da hizmet erbabı tanımından
yola çıkıldığında işvereninden çok vergi ödeyen diğer ücretli diye tarif ettiğimiz,
1- Kazançları basit usulde tespit edilen ticaret erbabı yanında çalışanlar,
2- Özel hizmetlerde çalışan şoförler,
3- Özel inşaat sahiplerinin ücretle çalıştırdığı inşaat işçileri,
4- Gayrimenkul Sermaye İradı yanında çalışanlar,
5- Gerçek ücretlerinin tespitine imkan olmaması nedeniyle
Danıştayın mütalaasıyla Maliye Bakanlığınca bu kapsama alınan diğer ücretli çalışanların da engelli indiriminden yararlandırılmamasını haksızlık olarak düşünüyorum.
Not= Yukarıda yazdıklarım sadece Şahsi düşüncemdir.
Saygılarımla,
Mustafa Günşen