KAMU BORÇLUSUNUN ACİZ HALİ
Muhasebe Bilenler Topluluğunun Değerli Üyeleri
6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkındaki Kanun konu olarak Devlete, Vilayet Hususi İdarelerine ve Belediyelere ait Kamu alacaklarının ve haksız fiil ve haksız iktisaptan doğanlar dışında kalan takip masrafları ile İdari para cezalarının tahsilinin nasıl sağlanacağı konusunda hükümler içermektedir. Vadesinde ödenmeyen veya çeşitli nedenlerden dolayı ödeme zorluğu çeken Mükellefler hakkında da Yasa bazı kolaylıklar getirmiştir. Örneğin tecil-tehir veya Aciz halinin tespiti gibi. Ancak, Bu maddelerin uygulanması da Amme borçlusunun gerçekten zor durumunun olup olmadığının gerek mal varlığı araştırması gerek mükellefler tarafından beyan edilen zor durumun veya mücbir sebeplerin varlığı sonucu anlaşılmaktadır.
Yazımıza konu Aciz hali ise 6183 Sayılı Kanunun 75. Maddesinde belirtilmiş, Yapılan takip sonunda borçlunun haczi caiz malı olmadığı veya bulunan malların borcu karşılamadığı takdirde Aciz halinde sayılır denilmiştir. Yapılan takip safhalarıyla bakiye borç miktarı Aciz fişinde gösterilerek aciz halinin tespit olunacağı belirtilmiştir. Takip safhalarını ve Amme alacağının korunması ve teminat altına alınmasını incelersek;
– Amme Alacağının Korunması ve teminat altına alınması 6183 Sayılı Kanunun 9. Maddesinde belirtilmiş ise de bu hükmün uygulanabilmesi VUK. nun 344 ve 359 maddelerindeki sayılan hallerin oluşması halinde Vergi İnceleme Elemanının yapmış olduğu ilk hesaplamalara göre belirtilen miktar üzerinden teminat istenmesine bağlanmıştır. Diğer bir hüküm ise 6183 Sayılı Yasanın 13. Maddesinde ki İhtiyati haciz müessesesini çalıştırarak Kamu alacağının güvenliğini sağlamak yoluna gidilmiş 13. Madde gereği borçlunun belli bir ikametgahının bulunmaması, Özellikle borçlunun kaçması , Mallarını kaçırması, hileli yollara sapması hallerinde de kamu alacağının güvenliği için kesin haciz beklenmeden Amme İdaresinin Mahalli en büyük memurunun (illerde Valiler, İlçelerde Kaymakamlar) kararlarıyla derhal tatbik edilmesinin gerektiği açıklanmıştır.
Bu işlemler tamamıyla Kamu alacağının güvenliği ve bir an önce tahsilinin sağlanmasına yöneliktir. Ancak bazı durumlarda ilgili tahsil dairelerince alınan tüm önlemlere rağmen, Kamu borçlusunun Ev ve işyerlerinde yapılan araştırmalara rağmen Bankalar ve Tapu Müdürlüklerine gönderilen e-hacizlere rağmen herhangi hacze kabil bir menkul veya gayrımenkul e rastlanılmaması halinde ise 75. Madde de belirtilen Aciz halinin tespiti ve aciz halinin takibi gerekmektedir.
Aciz halinin bir tutanakla (Aciz fişi) tespit edilmesi halinde ise, Aciz halindeki borçlu hakkında teminat ve faiz aranmadan 48. Madde hükmünün (Tecil-Tehir) tatbik olunacağı belirtilmiştir.
Aciz halinin tespiti ve bunun bir tutanakla tespiti sonucu ilgili alacaklı Tahsil Dairesi Aciz halindeki borçlunun Mali durumunu aynı Yasanın 102. Maddesinde belirtilen zamanaşımı süresinde devamlı olarak takip ederek mal varlığında meydana gelecek değişiklikler olması halinde Kamu Alacağının tamamen tahsili yoluna gidecek veya aynı yasanın 103. Maddesinde belirtilen Ödeme, haciz tatbiki, Cebren tahsil ve takip muameleleri sonucunda yapılan her çeşit tahsilat veya Amme alacağını teminata bağlayarak zamanaşımının kesilmesi yoluna gidecektir.
NOT= Özellikle Kamu alacağının zamanaşımına uğramaması için bazı Memurlarca mükellef adına çok düşük bir vergi yatırarak zamanaşımını kestiği ve kendisini sorumluluktan kurtardığı söylense de Memur arkadaşların bu yolu tercih etmemeleri Mükellefi ya daireye davet ederek ya da mükellefin ev ve işyerlerinde Emniyet güçlerinden bir görevli nezaretinde üst araması yaptırarak üst araması sonucu üstünde para çıkması halinde bu paranın haciz tutanağı ile alınması veya herhangi bir cep telefonuna rastlanması halinde yine bu cep telefonun haczedilerek satışının yapılması ve Kamu alacağının kısmen de olsa tahsilinin yapılarak zamanaşımının kesileceği 6183 Sayılı Yasa ya ters düşmemektedir.
Saygılarımla,
Mustafa Günşen
Emekli Maliyeci