HUZUR HAKKI NEDİR?
Öncelik olarak huzur hakkının sözlük terimiyle tanımına bakalım;
Huzur hakkı , Belli bir konuyu görüşmek için toplanan kurul üyelerine ödenen para, huzur hakkıdır.
Huzur hakkı, kâr payı dağıtımının gerçek kişi ortaklar açısından yüksek gelir vergi yükü doğurması nedeniyle, işletmeler tarafından yaygın olarak uygulandığı görülmektedir.
Yargıtay 11.Hukuk Dairesi Tarafından 10.05.2010 Tarihinde verilen ve E:2010/5400,K:2010/5060 sayılı Karar da Huzur hakkı
‘’O dönemde çalışan yöneticilerin harcadıkları emek ve mesailere karşılık, genel kurul kararları ile belirlenen ve yöneticilere genellikle aylık olarak ödenmesi kararlaştırılan bir meblağdır. Davacının ileri sürdüğü şekilde, tek bir yöneticiye ve yapılan belli bir işin karşılığı olarak ödenecek meblağın huzur hakkı olarak nitelendirilmesi mümkün değildir’’ şeklinde ifade edilmiştir.
Yargıtay 9.Hukuk Dairesi tarafından 27.10.2015 tarihinde verilen ve E:2014/15625,K:2015/30078 sayılı Karar’da ise;Türk Ticaret Kanunu (TTK) 394.maddesinde ;
‘’Yönetim kurulu üyelerine, tutarı esas sözleşme veya genel kurul kararı ile belirlenmiş olmak şartı ile huzur hakkı,ücret,ikramiye ,prim ve yıllık kardan pay alınabileceği düzenlenmiştir. Huzur hakkı alacağı iş sözleşmesi veya İş Kanunundan doğan bir alacak değildir.TTK’dan doğduğundan karar vermeye Ticaret Mahkemeleri yetkili ve görevlidir. Dosyanın huzur hakkı alacağı yönünden tefrik edilerek yetkili ve görevli Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesi gerekir. Mahkemece bu alacak hakkında esastan karar verilmesi hatalıdır’’ ifadesi yer almaktadır. Yargıtay tarafından verilen kararlar dahilinde, yönetim kurulu üyelerinin TTK’daki şartların yerine getirmek koşuluyla huzur hakkı alabileceği sonucuna varılmaktadır.
Huzur hakkı, Eski TTK’nin 333.maddesinde;’aksine ana sözleşmede hüküm olmadığı takdirde idare meclisi azalarına her toplantı günü için bir ücret verilir. Ücret miktarı esas mukavelede tayin edilmemişse umumi heyetçe tayin olunur şeklinde düzenlenmiştir.
Yeni TTK 394.maddesinde ise ; ‘’Yönetim kurulu üyelerine, tutarı esas sözleşmeyle veya genel kurul kararıyla belirlenmiş olmak şartıyla huzur hakkı,ücret,ikramiye,prim ve yıllık kardan pay ödenebilir’ ’şeklinde düzenlenmiştir.
Buna göre, ana sözleşmede aksine hüküm bulunmadığı süre yönetim kurulu üyelerinin toplantılara katılmaları karşılığında huzur hakkı elde etmelerinde herhangi bir sakınca bulunmamaktadır. Fakat yönetim kurulu üyelerine yapılacak huzur hakkı ödemelerinin mali mevzuata uyum açısından emsallerine uygun olması gerekmektedir.Ayrıca,anılan Yargıtay kararları uyarınca, tek bir yöneticiye yapılan fakat diğer yöneticilere yapılmayan ve yapılan bir işin karşılığında ödenen tutarların huzur hakkı olarak kabul edilmesi mümkün bulunmamaktadır.
MALİ MÜŞAVİR
FATMA ACAR KASIM
https://tr-tr.facebook.com/muhasebebilenlertoplulugu